Sağa Dayalı Resim

Kuruluş Hikayemiz

Anasayfa » Kuruluş Hikayemiz

Mükemmel Liderlik Akademisi’nin Kurucu Lideri Doç. Dr. Erkan KIRAL’ın ağzından Mükemmel Liderlik ve Mükemmel Liderlik Akademisi’ni tanıyalım.

Lütfen Bilimsel yazılarda atıf için aşağıdaki bilgileri ve akademinin internet adresini kullanınız.
Röportajın ismi : Mükemmel Liderlik ve Mükemmel Liderlik Akademisine İlişkin Bilgiler.
Röportaj tarihi: 01. 09. 2020
Röportajı yapan: Eğt.Uzm. Ramazan Başaran
Atıf yapılması istenen Kaynak: Kıral, E. (2020). Mükemmel Liderlik ve Mükemmel Liderlik Akademisine İlişkin Bilgiler. (Röportajı yapan: Ramazan Başaran, Tarih 01. 09. 2020). https://www.mlakademi.org/

⦁ “Mükemmel Liderlik Akademisi” Gerçekten kulağa çok hoş gelen çarpıcı, bir o kadar da iddialı bir isim. Peki bundan ne anlamalıyız? Nedir Mükemmel Liderlik Akademisi?
Mükemmel liderlik akademisi, güzel ülkemin 81 ili ve ilçesinde teşkilat yapılanması gerçekleştirme hedefi olan, Eğitimde Mükemmellik Derneği altında faaliyetlerine devam eden bir eğitim kurumudur. Mükemmel Liderlik Akademisi sadece beni değil buna inanan ve ekipte yer alan herkesi heyecanlandıran bir isim. Çünkü içinde iddialı ve riskli kavramları barındırıyor. Düşünebiliyor musunuz; Mükemmel, Lider ve Akademi, bu üç kavramın bir araya gelmesi inanılmaz derecede cesaret isteyen bir durum ve bizde ekip olarak bu cesareti kendimizde bulduk ve bu kavramları bir araya getirdik. Çünkü etki gücü kendi başlarına bile yüksek olan bu kavramların bir arada olmaları sinerji yaratmakta, var olan güçlerine güç katmakta ve mükemmellik liderlik akademisini iddialı yapmaktadır. Tabi bu üç kavramın içinde de en iddialı ve riskli kavram görece mükemmelliktir. Ancak bu kavramı tanımak ve bilmek gerekir. Hiç birşey göründüğü gibi değil bu kavramda öyle bir kavram. Pek çok insan mükemmelliği ürkütücü buluyor oysa onun iyi yönünü bir keşfetseler inanın bırakmak istemezler. Ben keşfettim, benim sevdam oldu ve tüm yaşantımı değiştirdi. Bunu keşfeden benim gibi pek çok insanın da yaşamına dokunmuştur. Bu kavramın işte böyle sihirli bir tarafı var. Benim tarafımdan keşfedildi senin tarafından da keşfedilmeyi bekliyor. Bu kavramı anlamak için ufak bir yolculuğa çıkalım mı?

İnsanlık tarihinin başlangıcından bu güne, korkmayın insanlık tarihini anlatmayacağım, insanoğlu hep daha iyisini elde etmek için arayış içerisinde olmuştur. Onun bu en iyisine ulaşma arzusu ve arayışı hiç bitmemiştir. Nitekim bu en iyisinin aranması insanoğlunun mükemmellik yolculuğudur. Esasında bu mükemmellik arzusu ve arayışı hepimizde vardır. Hepimiz en iyisini elde etmek için yıllardır çabalamıyor muyuz? Şöyle bir bakalım kendimize, emekliyoruz, yürüyoruz, koşuyoruz, yüzüyoruz, uçuyoruz. İşte bunların hepsi bizim en iyisine ulaşma yolculuğumuz sonucu ortaya çıkan durumlar değil mi? Hepimiz en iyiye ulaşma arzumuzu imkanlarımız ölçüsünde gerçekleştiriyoruz.Şu kısacık hayatımızda hepimiz en iyi evde oturmayı, en iyi yemeği yemeyi, en iyi kişi ile evlenmeyi ve daha pek çok en iyi şeyi hak etmiyor muyuz? Elbette Allah’ın yarattığı varlıklar içinde en mükemmel varlıklardan biri olarak en iyisini hak ediyoruz. İnsanoğlunun en iyiyi arayış çabası en basitinden; en iyi havayı solumaktan, en iyi eğitimi almaya kadar görüldüğü gibi yaşamın her anında farklı şekilde de olsa kendini gösterebilmektedir. İnsanoğlunun doğasında vardır en iyiye ulaşma arzusu ve arayışı, o nedenle bugün en iyi evlerde oturuyor ve en iyi telefonları kullanıyoruz. Bizler düşüncelerimizi, duygularımızı ve davranışlarımızı değerlendirebilen, çevremiz ile kurduğu ilişkide etkin rol oynayabilen, yaşamımızı sorgulayan, bazen yaşamın isteklerine ve zorluklarına uyabilmek için durumumuzu değiştirebilen, kendimizi şuan olduğumuzdan daha yeterli ve mükemmel bir varlık olmaya doğru zorlayan ve teşvik eden bir yaşam isteği ve arayışı içindeyiz. Nitekim gelişen teknoloji ve değişen ihtiyaçlar göz önünde alındığında bu arayışın artarak devam edeceğini ve bitmeyen bir süreç olduğunu en basitinden kullandığımız telefonlara bakarak söyleyebilirim. Öyle ki bu arayış geçmişte de vardı, bugünde var ve yüksek bir ihtimal gelecekte de olacaktır. İnsanoğlu olarak mükemmele ulaşma yolculuğu bizi bu günlere getirmiş, daha da ilerisine götürecektir. Kısaca mükemmellikte sınır yoktur, yani sınır “siz” sinizdir. O sınırı siz koyarsınız. Pekala o sınırı nasıl koyarsınız tabi ki eldeki imkanlarınız ölçüsünde koyarsınız. Yani en iyisine ulaşacağım diye “Donkişotluk” yapmaya da gerek yok. Mükemmeli arama yolundaki mükemmeliyetçi yapınız sizi bitirebilir. Buna dikkat etmek gerekir Buna asla izin vermeyin. Bu nedenle bu kavramı çok iyi bilmek analiz etmek gerekmektedir. Mükemmeliyetçilik iki ucu keskin bir bıçak gibidir. Bu bıçağı nasıl kullanacağınızı bilmezseniz bu bıçak elinize aldığınızda size zarar verebilir. Öncelikle mükemmellik ve mükemmeliyetçiliği bir birinden ayıralım. Kişilik özelliği olan mükemmeliyetçi yapımız, iyi yönetilmezse bizim besleyip büyüttüğümüz içimizdeki düşman olabilir. Eğer bizler ulaşılması imkansız yani aşırı yüksek standartları, akıl dışı inançları mükemmellik (Olumsuz mükemmeliyetçilik) olarak algılar ve hemen onları elde etmek için varımızı yoğumuzu ortaya koyar, onlar için çabalarsak, bu durum bizde çeşitli sağlık sorunlarına (stres, endişe, kaygı vb) yol açabilir. Ancak bizler potansiyelimizin farkına varıp,önce bizi zorlayacak yüksek standartlar koyar ve bunun için sürekli çaba sarf edersek, bu tür mükemmeliyetçilik (olumlu mükemmeliyetçilik) algısı bizim performansımızı artıran bir güç haline gelebilir. Potansiyelimiz dahilinde elde ettiklerimiz bizi bir noktaya getirecektir. Orada kazandıklarımızla biz ulaşmak istediğimiz başka noktalara gideceğiz. Belki de o başta olumsuz ya da akıl dışı olarak gördüğümüz durumlara da ulaşacak onu da olumlu mükemmeliyetçilik noktasına getirmiş olacağız.Burada önemli olan potansiyelimizi keşfetmek, onu zorlamak ve onunla bir noktaya gelmek, gelirken potansiyelimizin üzerine yeni şeyler koymak ve oradan başka noktaya zıplamaktır. Görüldüğü gibi mükemmeliyetçilik iyi de olabilir kötü de bu tamamı ile bize bağlı bir durum olup, mükemmeliyetçilikten ne anladığımız noktasında ona bakış açımıza göre şekillenen bir durumdur. Bakınız burada olumlu ya da olumsuz mükemmeliyetçilik demiyorum. Eğer mükemmeliyetçi kişilik özelliğini iyi yönetilebilirseniz içinde sürekli iyiyi barındıran bir yapısı olduğunu söylüyorum (Nasıl yönetileceğine ilişkin doktora tezimde detayları bulabilirsiniz, burada ona girmeyeceğim) Bizim olumlu mükemmeliyetçilik algımız zamanla olumsuz mükemmeliyetçilik algımızı (imkansızı, akıl dışı olan her neyse) da olumluya dönüştürebilecektir. Böylece daima en iyiye ulaşma sevdamız hiç bitmeyecektir. Elimizde bir güç olsun şimdi, elli yıl önce vefat eden birini diriltelim ve ona akıllı telefonu gösterelim. Ona diyelim ki bununla dünyanın bir ucundan diğer ucundaki insanlarla eş zamanlı görüntülü üç beş kişi sohbet edebiliyoruz diyelim. Büyük bir ihtimalle bize bu imkansız diyecektir. Evet elli yıl önce imkansızdı ancak bilinmelidir ki imkansız olan bir şey yoktur. Sadece zaman alıyor. Bütün bu imkansızları başaran insanoğlunun en iyiye ulaşma, kusursuzu bulma arayışı ve çabası sonucu küçük ama bir o kadar da büyük attığı sürekli adımlarıdır.

Aslında Türk Dil Kurumunun sözlüğün de mükemmeliyetçilik için olumsuz bir açıklama yapılmamıştır. Sözlüğe baktığım zaman (1) aşırı titiz davranma; (2) ahlaki olgunluğa erişmeyi amaçlama ve (3) mükemmel olma yolunda aşırı çaba sarf etme yazmaktadır. Esasında araştırmalarımda mükemmellik ile ilgili yapılan tanımlara baktığımda hemen hemen tüm tanımların içinde (1) yüksek standartların, (2) performansın ve (3) çabanın olduğunu ortaya çıkardım. Bu nedenle de mükemmeliyetçiliği bireyin kendisi ve diğerleri için, diğerlerinin birey için oluşturduğu yüksek performans standartlarına ulaşma çabası olarak tanımlayabilirim. Birey ya da diğerleri tarafından birey için konulan ya da bireyin diğerleri için koymuş olduğu yüksek performans standartlarının, birey ya da diğerleri tarafından yerine getirilmesi ya da getirilmemesi, bireyde ya da diğerlerinde olumlu ya da olumsuz durumların ortaya çıkmasına yol açabilir. Olumlu durum ortaya konan amaçların gerçekleşmesine katkı sağlarken, olumsuz durum kişilerde çeşitli sağlık problemlerine yol açabilir. Bu nedenle yönetebildiğimiz mükemmeliyetçilik bizim yaşantımızda hedeflere ulaşma, standartları yükseltme, düzenli yaşama gibi pozitif etkiler yaparken, yönetemediğimiz mükemmeliyetçilik ise endişe, baskı, erteleme gibi negatif etkiler yapabilmektedir. Mükemmellik en iyisini elde etme yani eldeki imkanlarla o an için sizin imkanlarınız ölçüsünde kusursuz olarak kabul ettiğiniz her neyse ona ulaşmak için harcadığınız çabanızdır.Pek tabidir ki bunda bir sıkıntı görülmemektedir. Çünkü en iyisine ulaşmak için çabalamanın ne sıkıntısı olabilir. Elindeki imkanlar ölçüsünde, kişinin yeterliklerini bilerek en iyiye ulaşmak için çabalaması kadar doğal birşey yoktur. Sıkıntı şu noktadır. Kişinin kendini bilmeden,başkasını tanımadan, kendi ve başkasının imkanlarını düşünmeden, yeterliklerini bilmeden,mükemmeli kendinden ve başkasından arzulaması ve istemesidir. Düşünebiliyor musunuz kendiniz için kapasitenizin üstünde aşırı yüksek hedefler koyuyorsunuz ama ulaşamayınca da bu neden olmadı diye dövünüyor, saçınızı başınızı yoluyorsunuz. Ancak kendi yeterliklerinizi ve eldeki imkanlarınızı göz önünde bulundurarak yapabileceğinizin en iyisini yapar ve elde ettiklerinizle de mutlu olursanız, bir sorun yok. İşte tam da burada yeterlikleriniz ve imkanlarınız ölçüsünde sizin sınırlarınızı zorlayarak ulaştığınız mükemmellik olumlu mükemmeliyetçiliğinizin ortaya çıkardığı mükemmelliktir (excellence).

Birde diyelim ki imkanlarınız ve yeterlikleriniz ölçüsünde en iyisini elde etmek için çabaladınız ve sonucunda birşey elde ettiniz. Ancak siz elde ettiklerinizle değil de elde edemediklerinizi sorgulayarak kendinizi cezalandırıyorsanız, O zaman da sizin mükemmeliyetçilik algınızda bir sıkıntı var demektir.Nitekim bunun sonucunda stres, endişe, kaygı ve hatta intihara kadar giden durumlarla karşılaşabilirsiniz. Bunu şu örnekle netleştirelim isterseniz. Üniversiteye hazırlanan bir çocuğumuzu ele alalım. Çocuğumuzun ismi de İlke olsun. İlke sınava çok iyi çalışmış ve kendine Türkiye’de ilk üç arasında olmak gibi bir yüksek bir hedef koymuş olsun.Yani kendi odaklı mükemmelliği ona bu imkanı vermiş, bu arada etrafında da sosyal odaklı çevresi (akrabaları, öğretmenleri, arkadaşları vb)de “İlke derece yapamazsa bu okulda kimse derece yapamaz” diye kendi aralarında konuşmaya başlasınlar, hatta ne zaman İlke’yi görseler her gördüklerinde “senden derece bekliyoruz, kesin derece yapacaksın” desinler. Şimdi İlke’de şöyle bir durum oluştu. Kendi yeterlikleri oranında en iyisine ulaşmak için çaba sarf edecekti şimdi bir de etrafından ki sosyal odaklı çevresi de ondan en iyisine ulaşmayı istemeye başladı. Hem kendi, hem de sosyal odaklı mükemmeliyetçilik bulutları İlke’nin üzerinde dolaşmaya başladı. Evet bu beklentiler olumlu olarak algılanabilir ve bir noktaya kadar da İlke’nin moral ve motivasyonu artırabilir. Ancak ne zaman İlke sınava girdi ve sınavda da Türkiye beşincisi oldu. İşte o zaman sorun ortaya çıkacaktır. Esasında elde edilen bu başarı büyük bir başarı fakat İlke elde ettiği bu sonuca sevineceği yerde günlerce odasından çıkmayıp kendi kendine “Ben neden ilk üç arasında olamadım. Ben bunu hak etmiyordum, şimdi bu sonuçla insanların suratına nasıl bakacağım, onlara ne diyeceğim, onları hayal kırıklığına uğrattım” diye günlerce kendini sorgulamaya başladığını düşünelim. Bu durum onun kendi odaklı olumsuz mükemmeliyetçiliği ve sosyal odaklı olumsuz mükemmeliyetçiliğinden başka bir şey değildir. Oysa İlke elde ettiği bu büyük başarıya sevinip, etrafındakilerle birlikte bu başarıyı kutlamış olsa ve “bu başarımla kendimi mutlu edebileceğim ve başarılı olabileceğim hangi bölüme gidebilirim” deyip kendi odaklı mükemmeliyetçiliğinin ve sosyal odaklı mükemmeliyetçiliğin olumlu etkilerinden faydalanmış olsa her şey farklı olacaktı. Gittiği bölümde de hayatta da başarı onun peşinden gelecekti.
Bu nedenle diyebiliriz ki mükemmeliyetçilik kişide hem olumlu hem de olumsuz durumlara yol açabilen bir kişilik özelliğidir. Esasında mükemmeliyetçilik (perfectionism) optimal düzeydeki mükemmelliği (excellence) kapsamakla birlikte olumsuz olan yani nevrotik, sağlıksız mükemmeliyetçiliği de kapsamaktadır. Sağlıklı optimal düzeydeki mükemmeliyetçilikte kişi kendi sınırlarının farkında olup, koymuş olduğu standartları yerine getiremese dahi en iyi sonuca ulaştığı için mutlu olmakta ve elde ettiklerinden doyum sağlamaktadır. Oysa sağlıksız olan patolojik mükemmeliyetçilikte ise kişi en iyi sonuçlara ulaşsa bile sadece o an için ortaya çıkan durumdan doyum sağlamakta, en iyi sonuç olduğu noktasında tereddüt yaşamakta ve elde ettiği sonucun daima eksik bir tarafını görmektedir. Olumlu mükemmeliyetçilik kişiyi başarıya götürürken olumsuz mükemmeliyetçilik kişiyi sıkıntıya sürükler. İşte ekibimizin mükemmeliyetçilik algısı olumlu olan optimal düzeydeki mükemmeliyetçiliktir (excellence). Yeterlikler ve imkanlar ölçüsünde kendimizi zorlayarak yüksek performans göstermek, yüksek standartlara ulaşmak, etkili olmak ve üstünlük göstermek ve bunun sonucu elde edilenlerden doyum sağlamak ve mutlu olmaktır. Sonra kendini geliştirerek imkanları ve yeterlikleri artırarak başka en iyiye ulaşmak için çabalamaktır. Bizim mükemmeliyetçilik algımız süreklilik arz eden bir durumdur. Biz hep daha iyi derken eldeki imkanlar ve yeterlikler ölçüsünde hep daha iyiye diye bu yüzden diyoruz. Biz, bizi ve çevremizdekileri sıkıntıya sokan olumsuz mükemmeliyetçilikten uzak duruyoruz. O nedenle akademimizin ismi de en iyiye ulaşma hedefimizin göstergesi olan mükemmellikle taçlandırılmış, liderlere neyi hedeflemesi gerektiğini göstermiş ve kendini tanımak isteyen insanların da hangi çatı altında toplanacağını göstermiştir. İşte Mükemmel Liderlik Akademisi’nden anlamamız gereken budur. İddiamız sizlerle birlikte el ele mükemmelliğin o kadar da korkulacak bir şey olduğunu tüm dünya Türkiye’den yetiştirdiğimiz mükemmel lider kuşaklar ile gösterebilmektir. Dünyanın yeni liderlere ve söylenmemiş yeni sözlere ihtiyacının her zamankinden daha fazla olduğunu söyleyebilirim.

⦁ Bu fikir nasıl ortaya çıktı? Nasıl gelişti?

Bir şeyin ortaya çıkması için şartların ve zamanın uygun olması gerekmektedir. Fikir olarak mükemmel liderlik akademisinin geçmişi eskiye dayanmaktadır. Ancak ben kısaca anlatmaya çalışayım. Uzun yıllar kamu kurumlarında çalıştım halen de çalışıyorum. 30 yıldan daha fazla bir süreyi geride bıraktım. Tabi bu süreçte hem yönetici ve yönetilen olarak pek çok noktada çalışma fırsatım oldu, halende oluyor. Gerek yönetilen gerekse yönetici olduğumda şunu gördüm. Bazı yöneticiler sunulan hizmeti ya da ürünü sıfır hata ile kusursuz bir biçimde o hizmeti ya da ürünü alana sunmayı temel hedef olarak benimsemişlerdi. Özellikle sağlık, askerlik gibi çeşitli mesleklerde mükemmellik yani en iyisini ulaşma isteği biraz da zorunluluktur. Düşünebiliyor musunuz pilotu uçuşa gönderdiğiniz uçağın bakımını kusursuz bir biçimde yapmadığınızı ya da kalp ameliyatına girecek bir cerrah için anestezi doktoru olarak ameliyat öncesi gerekli olan; kalp basıncı, solunum, böbrek vb gibi kontrolleri mükemmel bir biçimde yerine getirmeyip hastayı en uygun şartlarda ameliyat masasına göndermediğinizi, sizce neler olabilir. Ben söyleyeyim sonuç ölüm.Bu mesleklerde mükemmeliyetçilik üst noktalarda iken acaba eğitimde hangi noktalarda diye sorgulamaya başladım. Neden sorguladım? Çünkü doktora ödevlerimi ve sunularımın hazırlarken onların en iyi olması için çok çaba harcıyor teslim edilmesi gereken ödevimi defalarca okuyor, sunuma yerleştireceğim bir resim için saatlerce uğraşıyordum. Öyle ki sunumu defalarca kontrol etmeme ve ödevi defalar okumama rağmen son noktada herhangi bir hata olması için eşime gösteriyordum.Eşimde her defasında bana “aşırı mükemmeliyetçisin” sen diyordu.
Doğru söylüyordu her şeyin en iyisini, kusursuz bir biçimde yerine getirmek için aşırı çaba harcıyordum.Bununla da kalmıyor etrafımdaki insanlarında üzerine aldığı işleri en iyi şekilde yapması için onlara baskı kuruyordum. Örneğin; ortak bir ödev ya da sunu hazırlanacak arkadaşının sana gönderdiği ödevde ya da sunuda çok fazla eksik buluyorsun. Sonra arkadaşını arayıp “bunlar olmamış, şunları eklemeliydin” diyorsun. Karşıdan aldığın cevap gayet basit “böyle olsun, ben bu kadar yapabiliyorum” şeklinde oluyordu. Tabi kafayı yememek elde değil ne demek bu kadar oluyor. O zaman ben düzenlerim diyorsun işi yükleniyorsun. Evet, iş çok güzel oluyor ama bu durum seni ve aileni çok etkiliyor.Pek tabikidir ki söz konusu durum iş yerinde aynı şekilde devam ediyor. Çalışanlardan işini en iyi şekilde kusursuz yerine getirmesi bekliyorsun ancak onu yerine getirecek yeterliğe sahip olup olmadığını düşünmeden,kendine göre bu iş bu şekilde olacak diyorsun. Ama asla o iş senin istediğin standartlarda olmuyor. O zaman sorguluyorsun yanlış giden bir şeyler var. Zaman içinde yanlış olanı buluyorsun, yanlış olan senin aşırı yüksek beklentilerine insanların cevap verememesidir. Araştırdığımda aşırı yüksek beklentilerin mükemmeliyetçilik olduğunu bunun da bir kişilik özelliği olarak insanları sıkıntıya soktuğunu öğrendim. Mükemmeliyetçilikle ilgili daha fazla okumaya başladım, okudukça öğrendim, öğrendikçe okudum. Evet, mükemmeliyetçilik belli noktaya kadar olumlu ancak belli bir noktadan sonra hem beni hem de etrafımdaki insanları olumsuz etkiliyordu. Acaba mükemmeliyetçilik nereye kadar devam etmeli? nerede bitmeli?ya da bitmeli mi? sınırı nedir? Kişinin mükemmeliyetçiliği özellikle yöneticilerin mükemmeliyetçiliği örgüte zarar mı getirir yarar mı? bunun gibi sorular kafamı kurcalamaya başladı. Bu soruların cevabını hemen bulmak sosyal bilimlerde oldukça zor. Zirvelere çıkabilmek için derinlere inmem gerektiği bilen biri olarak,mükemmellik konusunda derinleşmeliydim. Zaten öyle bir şey ki bu konuda derinleşmeye karar verdiğimde yöneticilerin mükemmeliyetçilikleri ile ilgili bir çalışmanın olmadığını gördüm. Tabi ki bu boşluk beni daha da heveslendirdi. Evet, mükemmeliyetçilik herkesi ilgilendiren bir konu idi ancak yöneticileri daha fazla ilgilendiren bir konuydu. Doktora tezimde mükemmeliyetçilikle ilgili kafamdaki soruların cevabı buldum. Artık mükemmeliyetçiliğin yönetildiğinde insanları başarılı kılan anahtar bir kavram ve kişilik özelliği olduğunu biliyorum. Doktora tezi bitip öğretim üyesi olarak çalışmaya başladığım andan itibaren liderlik araştırmaları üzerine odaklandım. Alanım eğitim yönetimi olduğu için liderlik direk bizi ilgilendiren bir alan; zaten bizim çalışma alanımız yurt dışında eğitim liderliği diye geçiyor. Doktora tezimi yazarken liderlerin mükemmeliyetçilik özelliklerinin daha fazla olduğunu keşfetmiştim.Ancak onunla da ilgili herhangi bir çalışma yapılmamıştı. Bu durum beni mükemmel liderlik olup olmayacağı noktasında kafa yormama neden oldu. Onla yatıp kalkmaya başladım, liderlerin yaşamlarını okudukça mükemmel liderliğin olabileceğini keşfettim. Mükemmel liderlik konusunda derinlemesine hem yurt içinde hem yurt dışında çalışabilmek için TÜBİTAK projesi yazdım. Mükemmel liderlik projem kabul oldu. Yurt içindeki araştırmaları tamamladım, bize özgü bir mükemmel liderlik modeli ortaya koydum. Bu arada doktorantım yani seninle mükemmel liderlik konusunda doktora tezi yazmana karar verdik. Seninde liderlik konusuna hayran bir araştırmacı olduğunu biliyorum ve iyi işler çıkaracağımıza inanıyorum. Bununla birlikte mükemmel liderlik konusunda yurt dışındaki neler yapıldığını keşfetmek için liderlik çalışmalarının görece merkezi olarak kabul ettiğim Ohio/ABD geldim. Burada liderlik merkezlerine ziyaret ettim ve okulları gezdim. Liderlik ile ilgili araştırma yapan kişilerle konuştum. Nihayetinde Mükemmel Liderlik Akademisini bağımsız bir kuruluş olarak 01 Ocak 2020 tarihinde kurucu liderliğimde üç arkadaşla kurduk. Ancak çeşitli nedenle diğer iki arkadaşım ayrıldı. Emekleri için onlara çok teşekkür ederim. Güzel bir iş için yola çıkarsınız ancak her zaman işler istediğiniz gibi gitmez bazı işler başlamadan biter. Nitekim bizim işte öyle oldu ve yola yalnız devam etmek zorunda kaldım ancak şunu belirteyim arkadaşlarımın desteklerini her zaman hissediyorum. Mükemmel liderlik akademisi kurucu lideri olarak akademinin çalışmalarının eğitimde mükemmel liderlik derneği altında faaliyet göstermesinin daha uygun olacağına karar verdim ve akademinin faaliyetlerini 30 Ağustos 2020 tarihi itibari ile oraya kaydırdım.

3- Mükemmel Liderlik Akademisindeki “MÜKEMMEL LİDERLİK” ifadesinin sizce tam olarak karşılığı nedir? Nasıl bir lider yetiştirmek istiyorsunuz?
Şöyle bir baktığımızda genel olarak insanların bilgi, beceri ve tutumlarını yani yeterliklerini en son noktaya kadar geliştirmek için çabaladıklarını ve arayış içinde olduklarını söyleyebiliriz.Arayış içerisindeki insanların hem kendi hem de başkalarının yeterliklerini fark etmesi önemlidir.Bu nokta da bunu en iyi uygulayanlar liderlerdir. Esasında yeterliklerini ya da yetersizliklerini bilmek önemli bir liderliktir. Çünkü kişi eylemlerini ona göre şekillendirebilir.Nasıl hareket edilmesi gerektiğini ve nerede duracağını bilen kişi de mükemmeliyetçiliğin olumlu çıktılarından daha fazla faydalanabilir.Bizim liderlerden beklediğimiz ve istediğimiz gerek kendisi gerekse etrafındaki insanlar için olumlu mükemmeliyetçiliği istemeleri ve bunun için yeterliklerinin son noktasına kadar çaba sarf etmeleridir. İnsanlara onların yaptığı etkiden daha fazlasını yaparak onları etkileyen liderlerin olumlu mükemmeliyetçiliği yaşamlarının merkezine almaları ve insanları kendisi ile birlikte en iyiye ulaştırmak için çabalamalarıdır. Bunu da ancak mükemmel liderlik davranışları ile sergileyebilirler.
Esasında liderliğe ilişkin o kadar çok tanım yapılmıştır ki o tanımlara baktığınızda çok farklı şeyler görebilirsiniz. Neden çok farklı şey görebilirsiniz bu tanımlarda biliyor musunuz? Çünkü liderliğe ilişkin tanımlar kendi bağlamında içinde bulunan duruma ve zamana göre, gerek liderlik davranışı gösteren, gerekse bu tanımı yapan kişinin duygusal, sosyolojik, fiziksel, bilişsel ve biyolojik özellerine göre şekillenebilmektedir. Bu tanımlarda liderlik davranışı gösteren kişinin karakter ve kişilik özellikleri de önem arz etmektedir. Öyle ki temelde liderin sergilediği liderlik davranışı, onun karakteri ve kişiliği ile anlam kazanmakta, kişiliğin ve karakterinin çoğu zaman dışa yansımış, görünen kısmını oluşturmaktadır. Bu nedenle liderlik ile ilgili tanımları ele alırken bu gerçekten hareket etmenin liderliğe ilişkin yapılan tanımların daha iyi anlaşılmasını sağlayabileceğini düşünüyorum. Nitekim liderlik ile ilgili ortaya konan tanımların işlevselliği oldukça önemlidir. Eğitimde ya da başka alanda mükemmel liderlikte de içinde en iyiye ulaşma çabasını barındırdığı için oldukça işlevseldir. Genel olarak bakıldığında liderler de yaşamlarında mükemmelliği derinlemesine yaşayan ve yaşatmak isteyen kişilerin başında gelmektedirler. Liderler etrafındaki insanları etkileyerek onları istenen yöne sevk etme gibi önemli bir işlevi yerine getirmektedirler. En iyiye ulaşmak ve insanlardan yapacaklarını en iyi şekilde yerine getirmesini beklemek, kendi ve başkaları odaklı mükemmeliyetçiliğin temelidir. Kendi ve başkası odaklı mükemmellik beklentisi kişinin kendisini ve etrafındaki insanları motive eden önemli bir liderlik becerisi olup, hem kişide hem de etrafındakilerde arzu edilen davranışlara yol açabilmektedir. Genel olarak bakıldığında liderler ortaya koydukları vizyonları nedeni ile mükemmelliği yaşamlarından ayrı düşünmeyen, en iyiye ulaşma arayışında olan insanlardır. Onlar insanlara daha iyi bir gelecek vaat ederek etkileyebilmekte ve istenen yöne sevk edebilmektedirler. Daha iyi bir gelecek ise yeterliklerinin farkında olan, sağlıklı mükemmeliyetçiliği kendine şiar edinmiş mükemmel liderlik davranışları gösteren kişilerce gerçekleşebilir. O halde mükemmel liderlik; yapılacak her türlü faaliyette kişinin, kendi ve grubun yeterliklerini bilmesi ve bu yeterlikleri göz önünde bulundurarak daha iyiye ulaşma yolculuğu olarak tanımlanabilir. En iyiye ulaşma yolculuğu süreklilik gerektiren etkileyenin kendini geliştirmesi kadar etkilenen kişi ya da grubun da gelişmesine dayalı bir süreçtir. En iyiye olan yolculukta sınır, hem lidere hem de onu izleyenlere bağlıdır. Mükemmele olan yolculuk kararlılık ve sürekli gerektirir. Mükemmel liderler onu takip edenleri gitmek istediği yere en iyi şekilde nasıl götürmesi gerektiğinin arayışı içerisindedirler. Öyle ki mükemmel liderler geçmişe bakıp, geleceği hayal ederek, bugünü güvenli ve en iyi şekilde inşa etmenin gayreti içindedirler. Onların nihai hedefi bayrağı zirve de teslim etmektir. Böylece bu bayrağı zirvede teslim alan yeni lider geleceği daha iyi görebilir ve yeni zirveleri keşfedebilir. Mükemmel liderlik geniş bir bakış açısı ile tanımlanırsa da liderin en iyisine ulaşma yolunda değerler süzgecinden ortaya koyduğu vizyon doğrultusunda insanları etkileme sürecidir.Türkiye Cumhuriyetinin tarihinde de bunun en güzel örneği Cumhuriyetimizin kurucusu mükemmel liderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’tür. Bu mükemmel liderin hangi mükemmel liderlik özelliklerini sayayım ki; açık hedefler belirlemesi, yüksek standartla koyması, kendini ve etrafındaki sürekli geliştirmesi, meydan okuması, değişime adanması……hangisini sayayım söyleyin… Mükemmel liderler sürekli daha iyisini elde etmek için çalışan ve yüksek standartlara sahip olan kişilerdir. Mükemmel liderler Hawking tarafından ortaya konan “iyi, daha iyi, en iyi; asla bırakma işi; olana kadar iyin daha iyi; ve daha iyin, en iyi” (2006) ifadesi yaşamlarının merkezine koymuşlardır.
4-Bu akademinin hedef kitlesi nedir? Kimler nasıl faydalanabilecekler?
Bilindiği gibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti Milli Eğitim Bakanlığı 2023 vizyonu doğrultusunda entelektüel sermayesini en iyi şekilde yetiştirmek için çalışmalara başlamıştır. Entelektüel sermayesini en iyi şekilde yetiştirecek yani insan kaynaklarında yapılacak değişimi sağlayacak kişilerin başında da eğitimde mükemmel liderlik davranışı sergileyen lider yöneticiler ve öğretmenler olacağını düşünmekteyim. Dünyanın daha yaşanılabilir bir yer olması için yeni liderler yetiştiren eğitim kurumlarımızın, yeni liderlere örnek olacak mükemmel liderlik davranışları sergileyen yöneticilere ve öğretmenlere ihtiyacı vardır. Nitekim eğitimin politik işlevlerinden biri olan geleceğin liderlerini yetiştirme gibi bir misyonu üstlenmiş temel eğitim kurumları olan okulların yöneticilerinden ve öğretmenlerinden de beklenen eğitimde mükemmel liderlik davranışları sergilemeleridir. Bu nedenle mükemmel liderlik davranışlarının ne olduğunun eğitim kurumlarında özellikle yöneticilere ve öğretmenlere, bununla birlikte kariyer gelişimi aşamasında olan öğrencilere anlatılması gerekmektedir. Hedef kitlemiz öncelikle eğitime gönül vermiş kendisini geliştirmek nihayetinde gerçekleştirmek isteyen eğitim camiamızın her bir üyesidir. Ancak biz bir eğitimci olarak farklı alanlarda sağlık, güvenlik, adalet vb. gibi alanlarda da bizden liderlik eğitimi almak isteyenlere kapımızı hep açık tutacağız. Ama bizim önceliğimiz ekmek ve sudan sonra en temel ihtiyacımız olan eğitime gönül vermiş olan eğitimcilerimizdir. Onlarda mükemmel liderlik konusunda bir farkındalık yaratıp daha iyi olmalarının yolunu açmaktır.Eğitim almak isteyenler kişi ya da kurum Mükemmel Liderlik Akademimize başvurduğu zaman, halihazırda 37 eğitim modülümüzden ihtiyaç duyduğu modülleri seçebilecek ya da tüm modülleri belirli bir program dahilinde alabilecektir. Pek tabidir ki bu modüllerin sayısı eğitim almak isteyenlerin ihtiyacına göre zaman içinde artırılabilir.
Okul yöneticilerine, öğretmenlere ve kurumlara uygulayacağımız anketlerle ya da onlarla yapacağımız görüşmelerle kişisel ya da kurumsal olarak eğitim ihtiyaçları belirleyeceğiz. Yapacağımız değerlendirmeler sonucu kişinin ya da kurumun öncelikli ihtiyacına göre almak istedikleri eğitimleri onlara sunacağız. Bizim amacımız kurumumuzun kapılarını açarak buraya gelen kişilerin sahip olduğu yeterlikleri tespit ederek, arzu ettiği yeterliğe doğru beklentileri çerçevesinde yolculuğa çıkarmaktır. Bu yolculukta biz onu gitmek istediği yere en iyi şekilde vereceğimiz eğitimlerle ulaştırmada aracı olacağız .Dinamik bir yapıya sahip olan okulların iç ve dış paydaşlarının her geçen gün değiştiği göz önünde bulundurulursa bu kurumların sadece atanan okul yöneticileri ile çağa ayak uydurabilmesinin zor olacağını söyleyebilirim. Öyle ki içinde bulunduğumuz çağ her şeyin en iyisine herkesten önce hızla bir biçimde ulaşan ve bunu toplumsal ve ekonomik kalkınmanın dinamosu haline getiren ülkelerin söz sahibi olduğu bir çağdır. En iyiyi üretecek, en iyi hizmeti sunacak, bunu da herkesten önce yapacak bireyleri yetiştirecek okullar, bunu ancak en iyiye ulaşmayı amaç edinmiş mükemmel liderler tarafından yetiştirebilecektir. Mükemmel liderin en iyiye ulaşma yolculuğunda hem kendinin hem de grubunun yeterliklerini (bilgi, beceri ve tutum), elindeki imkânları ve içinde bulunduğu şartları göz önünde bulunduran ve buna göre hareket eden kişi olduğu söylenebilir. 21. yüzyılda görünen odur ki okulların sadece ondan istenenleri uygulayan standart yöneticiler ya da yönetici liderler tarafından yönetilerek en iyiyi elde etmeleri oldukça zordur. Bu nedenle okulların yönetiminin de daima en iyisinin arayışı içerisinde olan mükemmel liderlik davranışı sergileyen okul yöneticileri tarafından yönetilmesi gerektiği aşikardır. Mükemmel liderler hem kendileri hem de onu izleyenler için potansiyellerinin zirvelerine doğru hareket ederler. Öyle ki en iyiye ulaşma yolculuğunda mükemmel liderler hem kendini hem de etrafındaki insanları değiştirip, geliştirirken yeni zirvelere olan yolculuğun da temelini atmış, bu yolculuğa da hep birlikte başlamış olmaktadırlar. Biz bu yolculuğu onlara vereceğimiz eğitimlerle ışık tutacağız.

5- Mükemmel Liderlik Akademisi aracılığı ile gerçekleştirilecek olan eğitimler kimler tarafından verilecek ve sertifikasyon süreci olacak mı?
Türkiye genelinde yaptığımız eğitim ihtiyacı belirleme çalışması ile tespit edilen eğitim ihtiyaçları il ve ilçe bazında yerinde yüz yüze eğitimle, online uzaktan eğitimle ya da son dönemde revaçta olan, kısaca söz konusu iki eğitimin karışımı olan hybrid eğitimle verilebilir. İhtiyaç duyulan konulardaki eğitimleri akademisyenler (teori ve uygulamaya hakim öğretim üyesi)ve yardımcı eğitmenler (uygulama ağırlıklı kendisini o konuda yetiştirmiş eğitim yöneticisi ya da öğretmen) tarafından verilmesini sağlayacağız. Yani eğitimlerimiz akademisyenler ve yardımcı eğitmenlerimiz birlikte verecekler böylece hem teori hem de uygulamada eksik kalan bir taraf olmamasını hedefliyoruz. İhtiyaç duyulan eğitimleri o alanda görece en iyisi olduğunu düşündüğümüz bu işe istekli akademisyen ve yardımcı eğitmenler tarafından verilmesini sağlayacağız. Görece en iyilerle en iyi olmak için yola çıkanları bir araya getireceğiz.
Eğitim alanlar her bir modülün sonunda teorik ve uygulamaya dayalı sınava tabi olacaklar bu sınavdan 70 ve üzeri not olan başarılı olacaktır. Ancak katılımcımız sınavlarda 70 aldı biz katılımcımızı başarılı oldu diye bırakmıyoruz. Eksik noktalarının neler olduğunu tespit ederek, o modülle ilgili yüzde yüz öğrenmesini gerçekleştirmeyi sağlıyoruz. Yani o modülle ilgili eksik nokta bırakmamaya gayret ediyoruz. Katılımcılımız yapılan değerlendirmeler sonucu eksikliklerini görüyor, o eksikliği gidermek için eğitmenlerimizle birlikte tekrar bir araya geliyor ve o eksik noktaları gideriyoruz.

  1. yüzyılın başlarında hep daha iyisine ulaşma arayışı her alanda olduğu gibi eğitimde de kendini hissettirmiştir.Biliyoruz ki okulların mükemmel olması okul yöneticilerimizin; eğitimin idaresi, eğitimin yönetimi yerine eğitim liderliğine bununda bir aşama ilerisine gidip, eğitimde mükemmel liderliğe doğru yol alması ve bunu davranışlarında göstermesi ile gerçekleşebilir.Bizde bunu gerçekleştirmek için verdiğimiz eğitimde eksik nokta bırakmamaya gayret edeceğiz. Bu yolda olanların yanında olmak için var gücümüzle mücadele edeceğiz. Eğitimin sonunda eğitim alan katılımcı hangi modüle ilişkin eğitim aldı ise onun belgesini alacaktır. Tüm modülleri tamamladı ise mükemmel liderlik sertifikası alacaktır.
    Bu belge ve sertifikalar eğitimde mükemmellik derneği tarafından verilecektir. Böylece katılımcılarımız mükemmel liderlik eğitimi tamamlama ya da mükemmel liderlik eğitiminin X. modülünü tamamlama sertifikası alabileceklerdir. Bu belge ve sertifikalar ilerleyen süreçte uluslararası boyutta kazanabilecektir. Bu sertifika doğal olarak kişinin kendini liderlik konusunda yetiştirdiğinin önemli bir göstergesi olacaktır. Ancak nihai hedefimiz kurumumuzun bilimsel kriterler dayalı olarak verdiği bu eğitimlerin kamu ya da özel herhangi bir kuruma yönetici atanmasında önemli bir gösterge olarak değerlendirilmesidir. Bunu da ilerleyen süreçte bilimsel kriterleri içinde barındıran veriye dayalı yapacağımız çalışmalarla sağlayacağımızı düşünüyorum. Kurumsal olarak amacımız insanların bizim verdiğimiz eğitime güvenmesi bizden eğitim talep etmesidir. Bizi eğitimde talep edilir kılacak en önemli şeyse eksik olan alanlarda ihtiyaca göre eğitim vermemiz olacaktır. Nihai hedefimiz ise ilerde bunu lisansüstü eğitimler şeklinde kurumsal olarak okul yöneticisinin istediği konularda alanında uzman akademisyen ve uygulamacılarla uzun dönemli sağlamaktır. Bize eğitim için gelecek kişinin ihtiyaçlarını tespit edip, o alanda kişinin ihtiyacına göre eğitim vermek temel önceliğimiz olacaktır. Bu da Türkiye’de şuan lisansüstü eğitim veren kurumlarda gördüğüm ve bildiğim kadarı ile olmayan birşeydir. Nitekim görece kurumlarımızın birçoğu hocalarının ilgi alanına göre ders açıp, seçmeli ama zorunlu ders gibi öğrencilere kendi ilgi alanlarına ilişkin ders vermektedirler. Bunda ne yazık ki gönülsüz eğitime yol açıyor. Biz gönülden gönüle bir köprü kurarak eğitimi gönüllü hale getirmek istiyoruz. Hedefimiz nihai olarak ihtiyaca göre öncelik alanlarını belirleyip kadromuzla ki bunlar akademisyenlerimiz ve eğitim yardımcıları ile bu eğitimi yani ne diyorum biliyor musunuz iki hoca ile bu eğitimi vermektir. Bir modülü eş zamanla iki hoca ile gerçekleştirmek istiyoruz. Verilen eğitimler sonucunda biliyorum ki bizden alınan eğitimler kişinin niteliğine nitelik katacaktır. İddiamızı gerçekleştirmek istiyoruz . DAMİA EN İYİYE sizlerle .
    6-Eğitimlerin finansmanını nasıl sağlayacaksınız? Katılımcılar herhangi bir ücret ödeyecekler mi?
    Biz dernek altında kurumsal bir yapı olarak yola çıktık herhangi bir yerden kaynak almıyoruz. Burada temel amacımızda liderlik eğitimine gereksinim duyan kişilere mükemmel liderlik akademisi aracılığı ile eğitim vermektir. Ancak öncelikle okul yöneticilerinin gereksinim duyduğu eğitimleri tespit edip onlara gereksinim duydukları eğitimleri vermek istiyoruz. Bunu da onların ve öğretmenlerin bakış açısı ile ortaya çıkaracağız. Türkiye’nin 81 ilinde ve ilçesinde gönüllülük esasına göre okul yöneticilerin ve öğretmenlerin görüşlerini alarak yapacağız. Bu kapsamda bir çalışma daha önce Türkiye’de bildiğim kadarı ile yapılmadı. Bu nedenle bu çalışma bu bağlamda bir ilktir. Okul yöneticilerinin ihtiyaç duyduğu eğitimleri öncelik sırasına göre belirledikten sonra bunu bir proje olarak Milli Eğitim Bakanlığı’mıza ve TÜBİTAK’a sunmayı planlamaktayız. Bunun yanında yine 81 ilde özel okulların yöneticilerinin de eğitim gereksinimlerini ortaya çıkaracağız. Özel okulların eğitim gereksinimlerini de onlarla yapacağım protokollerle karşılayacağız.Tabiî ki bu eğitimleri profesyonel olarak verecek öğretim üyelerine bir ödeme yapmamız gerekecek bunların ödemelerini öncelikle projeden ya da özel okullarla yaptığımız anlaşmalardan alacağımızı düşündüğümüz maddi kaynaklarla karşılamayacağız. Bununla birlikte özel olarak modüllerin eğitimi almak isteyen katılımcılardan ise her bir modül için çok düşük bir ücret talep edeceğimizi söyleyebilirim. Eğitim verecek alanında uzman kişilerle de anlaşmalarımızı buna göre yapacağız. Önceliğimiz gelir elde etmekten ziyade bu ülkeye vefa borcu olan insanları bir araya getirip, gereksinim duyulan alanlarda lider okul yöneticilerinin bugünkü ihtiyaçlarını karşılamak hem de geleceğin liderliklerinin yetişmesinde katkı sağlamaktır.

7-Eğitimler yüz yüze mi gerçekleşecek? Hangi altyapı ve kanalları kullanacaksınız?
Ben kişisel olarak yüzyüze eğitimi savunan, bu eğitimin yerini diğer eğitimlerin dolduramayacağını düşünen bir insanım. Çünkü yüz yüze eğitimde etkileşimin üst noktalara çıkmakta ve verilen eğitime yönelik uygulamalar daha etkili bir biçimde gruplarla etkileşime girerek daha güzel yapılmaktadır. Bu nedenle eğitimlerimizin il ve ilçe bazlı imkanlarımız ölçüsünde yerinde gidilerek yapılacağını söyleyebilirim.Ancak bu verilecek eğitimin niteliğine ve ulaşım imkanına göre değişme gösterebilir. Çünkü yurt dışından ders verecek hocalarımızda bulunmaktadır. Böyle durumlarda uzaktan eğitimle de eğitimlerimizi gerçekleştireceğiz. Bu içinde bulunan şartlara göre değişkenlik gösterebilir. Bilindiği gibi hepimiz bunu COVID -19 pandemisi sonucu çok iyi tecrübe ettik. Bu noktada çok iyi tecrübe kazandığımızı söyleyebilirim. Akademisyenler olarak hepimiz derslerimizi ve çalışmalarımızı uzaktan eğitim yolu ile gerçekleştirdik tabi bu bir zorunluluktu. Ancak kendi adıma söyleyebilirim ki yüz yüze eğitim verirken aldığım tadı uzaktan eğitim verirken ya da alırken göremedim. Şuan ABD’de liderlik ile ilgili çalışmaları gerçekleştirirken dikkatimi çeken birkaç eğitimi liderlik merkezlerinden birinden almak için kayıt yaptırdım. Merakta var ya nasıl verecekler acaba diye. İki eğitimimi yüz yüze tamamladım. Alanında uzman hoca geliyor o anlatacağı konuya ilişkin teori ve uygulamaları gruplara ayırarak yaptırıyor ve eğitimi tamamlıyordu. Ancak COVID -19 nedeni ile üçüncü eğitimimi uzaktan zoom üzerinden gerçekleştirdik. İnanın bana bu son aldığım eğitim ilk iki eğitimimin onda biri kadar etkili olmadı. Ancak zorunluluk sonucu bu şekilde eğitimler olabilir.Eğitimin içeriğine göre uzaktan yapılabilir. Artık Hybrid eğitimler var, kimi zaman uzaktan kimi zaman yüz yüze eğitimler verebilir. Eğitimi tamamlamak için eldeki tüm alternatifleri kullanacağız. Eğitim insanın yaşamını kolaylaştırmak içindir, bizde şartlara göre bunu en iyi şekilde sağlayacağız. Biz il bazlı yerinde eğitimleri akademisyenimiz ve yardımcı eğitmeniz oaralara yönlendirerek yerinde eğitimler ile sağlayabiliriz. Bununla birlikte eğitimleri uzaktan verecek alt yapımızı da hazır hale getiriyoruz, özellikle COVID-19 sonucu edindiğimiz tecrübe ile bu yapıyı daha iyi hale geldik. Bu noktada bir sıkıntımız yok. Ayrıca eğitim esnasında uzaktan ya da yüz yüze her bir modülün kitapcığı ve cd’si katılımcılara sunulacaktır.

8-Mükemmel Liderlik Akademisinin eğitim alan katılımcıya ne gibi yararı olacaktır?

Yönetimin bilimsel olarak ortaya konulduğu günden bu güne, insanlığın yönetimde en iyiye ulaşma arayışı devam etmiş ve bundan sonrada edecek gibidir. Bu nedenle kendini liderlik alanında geliştirmek isteyen başta okul yöneticilerimiz, yönetici adaylarımız, öğretmenlerimiz olmak üzere herkesi bulunduğu noktadan alıp, liderlik konusunda gelmek isteği yere taşıyacak bir eğitim sunacağız. Böylece bu eğitimi almış kişiler bulundukları örgütte hizmet verirken daha nitelikli olacaklardır. Hizmetin niteliğini yükselten örgütlerde, en iyi olma isteği; hizmetin niteliğini yükseltme isteği, hizmeti sunanların ve alanların önemli olduğu inancı, en iyi olmanın ya da bunu aramanın zevki oldukça yüksek olmaya başlayacaktır. Çocuklarımızın planlı programlı bir biçimde eğitim öğretim gördüğü okullarımızın istenen iyiye ulaşması,etkili ve mükemmel olması için okul yöneticilerinin eğitimin idaresi, eğitimin yönetimi yerine eğitim liderliğine bununda bir aşama ilerisine gidip, eğitimde mükemmel liderliğe doğru yol alması ve bunu davranışlarında göstermesi ile gerçekleşebilir. Biliyorum ki hep daha iyisini elde etmek için eldeki imkanlarını en üst noktaya kadar zorlayanlar istedikleri her neyse ona er ya da geç ulaşacaklardır. Mükemmel liderlik akademisi, kendini dolayısı ile okulunu geliştirmek, bulunduğu yerden daha iyi noktaya getirmek için sürekli bir arayış içerisinde olan okul yöneticileri ve öğretmenleri daima yanında olacaktır. Okullarımız yarının stratejilerini, bugünün yapısı ve geçmişin insanları ile değil kendini okulun yapı, süreç, işlev, iklim ve çevre ile ilgili faaliyetlerinde sürekli en iyiye adamış mükemmel liderler ile yönetebilirler. Nitekim içinde bulunulan 21. yüzyılda okulların sahip olduğu kıt kaynakları en iyi şekilde kullanabilmesi ve en iyisine ulaşması için kendilerini zorlamaları gerekmektedir. Bunu yapacak kişide okul yönetiminden birinci dereceden sorumlu okul yöneticisidir.Yönetici okulunu ne kadar ileri götürmek isterse o kadar liderlik becerileri geliştirmek zorundadır. Her zaman daha ileri gitmek içinde gereksinim duyulan liderlik türü de mükemmel liderlik olarak ifade edilebilir. Kişi mükemmel liderlik gelişimine sürekli olarak yatırım yaparsa zaman içinde bunun sonuçlarını fazlası ile alabilir.Mükemmel lideri diğer liderlerden ayıran belki de en önemli unsur onun sürekli hem kendisi hem de onunla yola çıkanları, geliştirme ve ilerletme arzularıdır. Nitekim hedef bir önceki günün üzerine bir şeyler koymak ve biraz daha iyisini yapıp ileri gitmektir. Mükemmel lider, kendini işini en iyi şekilde yapmaya adamakta ve bunu başarmak için tüm imkanlarını seferber etmektedir. Günün sonunda her hangi bir kaybı söz konusu olmamaktadır. Çünkü adanmış olduğu faaliyettin sonunda imkânları ölçüsünde alabileceğinin en iyisini almakta ve bundan mutluluk duymaktadır.

9-Mükemmel Liderlik Akademisinin Türk Eğitim sistemine katkısı neler olacaktır?
2023 vizyon belgesi ile entelektüel sermayenin en iyi şekilde yetişmesi için çalışmalara başlanmıştır. Okulların her yıl bulundukları bölgeyi, koşulları ve okulun da yapısını göz önünde alarak bir gelişim planı hazırlaması, okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin seçim kriterlerinin yeniden düzenlenmesi, öğrencilerinin ders saatinin azaltılması, öğretmenlik meslek kanunun çıkarılması gibi çeşitli çalışmaların yapılması planlanmıştır. İnsan kaynaklarının büyük bir değer olduğu; bu değerin bilişsel, duyuşsal, fiziksel vb. gibi her yönde en iyisi olması için gerekli çalışmaların yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Bu nedenle bizim gerek okul yöneticilerine gerek öğretmenlere gerekse kariyer belirleme aşamasında olan öğrencilere vereceğimiz mükemmel liderlik eğitimleri vizyon belgesinde vurgulanan en iyi olma noktasında onlara yardımcı olacaktır. Ayrıca 2023vizyon belgesi ile yaşam boyu öğrenme, kalitenin esas alınması ve yüksek standartların oluşturulması, okulların sürekli geliştirilmesine dayalı kaizen felsefesi vurgulanmıştır ki bu mükemmele olan yolculuğun temel göstergesidir. 2023 vizyon belgesi gibi bir belgede daha önce İngiltere’de 1992 yılında Beyaz sayfa şeklinde reform niteliğinde yayınlanmıştır. İngiltere yayınladığı Beyaz sayfa ile insan sermayesinin önemli olduğunun, eğitim standartlarının kalite, çeşitlilik, seçim, okul özerkliği, gelişme ve değişme için hesap verilebilirlik gibi çerçeve konulara bağlı olduğunun altı çizilmiş, her çocuk için en iyisinin istenmesi, pazara dayalı yeni iş eğitim projesi, okullarda kalite ve mükemmellik esas almıştır. Öyle ki okullarda mükemmellik anahtar kelime halini gelmiştir. 21 yüzyılın ilk çeyreğine gelindiğinde ise artık okullar her şeyin en iyisini yapma yarışı içerisine girmişlerdir. Dünyada okullar elde ettikleri başarılarına göre mükemmellik sertifikası ile sertifikalanmaya başlamıştır. Söz konusu okul yöneticilerin okulun paydaşlarını ve kendini sürekli olarak geliştirmesi ve çevrede meydana gelen değişimleri proaktif yaklaşımla önceden sezmesi ve gerekli önlemleri alması beklenmektedir. Artık okullardan beklentiler; sosyal, politik, ekonomik ve kültürel değişmelere hızlı ve en iyi şekilde uyum sağlayabilen, okulun iç ve dış paydaşlarını buna göre değiştirebilen, geliştirebilen bir yapı kurup, bu yapının sürecini ve çevresini en iyi şekilde yönetmeleridir. Okul yöneticisinden beklenen, 1980’lı yıllarda okul idarecisi, 1990’lı yıllarda öğretim lideri iken, 2000’li yıllarla birlikte eldeki imkânlar ölçüsünde potansiyelinin en iyinin arayışı içerisinde olan mükemmel liderliktir. Biz bu beklentileri karşılamak için yola çıktık. Nitekim Türk eğitim sistemine en büyük katkımız; bölge, il, hatta ilçe bazında okul yöneticilerinin eğitim ihtiyaçlarını ortaya çıkararak bu ihtiyaçların en iyi şekilde giderilmesi için gerekli alt yapıyı oluşturarak; okul yöneticilerine, yönetici adaylarına, öğretmenlere mükemmel liderlik davranışları sergilemeleri noktasında mükemmel liderlik eğitimleri vermeyi düşünüyoruz. Esasında Milli Eğitim Bakanlığımızın yıllardır gerçekleştirmek istediği ve bir türlü gerçekleştiremediği Milli Eğitim Akademisi özlemini biz kurduğumuz bu yapı ile sağlamaya hazırız. Aynı gemideyiz ve gitmek istediğimiz yer aynı Sayın Milli Eğitim Bakanımız Ziya SELÇUK’un ifadesi ile amacımız ciğerparelerimiz olan evlatlarımızın geleceğine bir nebze olsa da dokunabilmektir. Öyle ki kariyer aşamasındaki ciğer parelerimize vereceğimiz liderlik eğitimleri ile de bunda öncü olacağımızı söyleyebilirim. Ekonominin itici gücü olan entelektüel sermayeyi yetiştiren eğitim kurumlarının başında gelen okulların en iyi şekilde yönetilmesi hem eğitimi talep eden hem de arz eden kişi ve kurumların üst düzey beklentileri arasındadır. Bizde bu beklentileri yerine getirecek olan yöneticilerin ve öğretmenlerin eğitimi için varız diyoruz.